Sır Hakkında Yapılan Yorum ve Değerlendirmeler
Sırrı, her türlü cismânî levsiyâttan müberrâ, mâsivâ lekelerinden arınmış ve her zaman ruh âlemiyle açık münasebette bulunan "kalb" diye de yorumlayanlar olmuştur.
Sırra "Allah onların iç dünyalarında olanı en iyi bilendir" ((Hûd, 31) âyetiyle delillendirerek, her zaman vefâ ile çarpan, sadâkatle ürperen, peygamberlerin mesajlarına açık, Allah'ı ve âhiret yurdunu her şeye tercih eden temiz sîne demek de mümkündür.. aynı zamanda bu yorumu, bütün kalplerin "sır" seviyesi olarak da düşünebiliriz.
Bazıları bu evsâfı; sırrın, kalpte zuhurunun sebepleri ve dâîleri saymışlardır ki; Allah, o kalplere dini kabul, varlık ve birliğini ikrar, öteleri tasdik ve peygamberlerini de iz'ân imkân ve ortamını hazırlayınca, onlar da bu imkânı en iyi şekilde değerlendirerek, sır mevhibesiyle ulaşmaları gereken hedefe ulaşmaya çalışırlar.. veya Allah, onların, bu latîfeyi çok iyi değerlendireceklerini bildiğinden, husûsî atâsıyla bu mevhibeye açık gönülleri ma'mur kılar.. kılar; zira O, "O şükürle gerilenleri en iyi bilen değil midir?" (En'âm, 53) hakikatinin biricik sahibidir.
Bu itibarla da onunla bazen; "Allah takva ile serfiraz, masivadan müstağni ve gizli enginlikleri olan kulları sever" (Müslim, Zühd 11; Müsned 1/168) sözlerinin müfâdı.. bazen de "Nice saçı-başı dağınık, kapı kapı kovulan ve asla önemsenmeyen kimse vardır ki, (herhangi bir hususla alâkalı) Allah'a yemin etse, Allah onu yemininde yalan çıkarmaz" (Müslim, Birr 138;Cennet 48) beyânıyla resmedilen muallâ ve müberrâ gönül murad edilir.
- tarihinde hazırlandı.