İrade Hakkında Dört Görüş

Lügat mânâsı itibarıyla dileme, isteme, ihtiyâr etme, mütesâvi iki şeyden birini tercihte bulunma anlamlarına gelen bu kelime etrafında önemli dört ayrı cereyan oluşmuştur:

1. İradeyi bütün bütün yok sayarak, insanları da tıpkı cansızlar gibi şuursuz, iradesiz ve muhtâr değil de muztar kabul edenlerin görüşü diyeceğimiz "cebr-i mutlak" cereyanı;

2. İnsanlarda nisbî bir kudret ve irade farzetmekle beraber, bu sıfatların kat'iyen müessir olmadığını, sadece herhangi bir işe temayül gösterildiğinde bir kudret ve istitâat (istitâat maa'l-fiil) hâsıl olduğunu iddia edenlerin mütalâası sayılan "cebr-i mutavassıt" akımı;

3. İnsanı, mutlak mânâda kendi iradesi ve kendi ihtiyârıyla hareket ediyor gören ve "kul fiilinin hâlıkıdır" diyen, dolayısıyla da ef'âl-i beşeriyenin Allah tarafından kullara havale edilmiş olduğunu söyleyen "mutlak tefviz" hareketi;

4. Cebr-i mutlaka da, tefviz-i mutlaka da "hayır" deyip; insanın kâsib -ki " - Herkesin kazandığı iyilik kendi lehine, işlediği fenalık da onun aleyhinedir." bunu açık-seçik ifade eder- Cenab-ı Hakk'ın da Hâlık olduğunu söyleyen Matürîdî medresesi.

Evet, insanda cüz-i ihtiyârî unvanıyla, bir kesb, bir meyil veya o meyilde bir tasarruf söz konusudur ki, Cenab-ı Hak, yaratacağı şeyleri, şart-ı âdi plânında -O, buna da mecbur değildir- hep böyle bir kesb, meyil veya ondaki tasarrufa göre yaratmaktadır diyen, tefviz-i mutavassıt erbabı kabul edilen Matürîdîler..

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.