İslami Aksiyon ve Düşünce

Kendimiz olmak, kendi isteklerimizi âlemin arzu ve istekleri hâline getirmek; sonra da umum varlık içinde kendimize bir hareket mecrâsı bulmak ve kâinâttaki umûmî cereyanlar içinde kendi mecrâmızda kendimiz olarak akmak; yani bir taraftan bütün varlıkla bütünleşirken, diğer yandan da kendi öz çizgimizi korumak; işte İslâmî aksiyon ve düşüncenin en belirgin yanlarından biri!. Kendi âlemi itibarıyla umûmi varlıkla irtibatlanamayan, kâinâtla olan alâkalarını duymayan; ferdî ve cüz'î isteklerine bağlanıp âlemşümul gerçeklere karşı kapalı kalan kimse, kendini bütün varlıktan koparır, tecrit eder ve egoizmin öldürücü mahbesine atar. Bedene ait bütün iştihaların, cismâniyet etrafında gerçekleşen bütün kavgaların ve onlarda aranan içi boş, kuruntu buutlu bütün tesellilerin, insanın varlıktan kopup kendi kendine kalmasından kaynaklandığında şüphe yok. Hakikî aksiyon ve düşünce adamının dünyası ve o dünya içindeki mutluluğu âlemşümul televvünlü ve ebediyet çerçevesine nakledilmiştir. Bu itibarla da onun başlangıcı ve sonu yok gibidir; olsa da, tasavvurlarımızı aşar. Bu açıdan da biz, "mesut insan" derken, hep böylelerini hatırlarız. Zaten sonu ve başlangıcı olan saadete de saadet demek mümkün değildir.

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2025 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.