Ceviz Kabuğu'na Sığmayan Oyunlar…
Ve programa katılanlar, program sona ererken gerçekten de mahkemeye gideceklerini söylediler…
Ceviz Kabuğu programına katılan Çağdaş Eğitim Vakfı'ndan Gülsever G. Yaşer ve Haşmet… (soyadına bir türlü vakıf olamadık) aslında Fethullah Gülen Hocaefendi'nin okullarını, yurtlarını karalamak, buralarda "laikliğe, Atatürkçülüğe ve kendilerine göre çağdaş kabul ettikleri bir sürü ilkeye göre" aykırı eğitim-öğretim yapıldığını kamuoyuna enjekte etmek için oraya gelmişlerdi.
Programda, bir süre önce Çağdaş Eğitim Vakfı'nın katkılarıyla (icbarıyla demek daha doğru olacak) hazırlanan bir kitabın basın tanıtımından görüntüler de ekrana geldi. Fethullah Gülen Hocaefendi'nin evlerinde kalan ve buralarda yaşadıkları çarpıklıkları(?) kaleme aldığı kaydedilen iki öğrencinin her şeyi kamuoyuna ifşasıymış bu sözde görüntüler…
Ekranın sol başında "Ateşli Atatürkçü" Bedri Baykam'ı görünce, ortalıkta bir oyun oynandığını biz bile anlamıştık ama…
***
Kitabın yazarı olarak takdim edilen iki öğrenciden biri olan İsmail Özdemir, programın sonuna doğru (saat 02.00 sularında) Ceviz Kabuğu'na, kendi cep telefonuyla bağlantı kurunca oynanan oyun ve tezgah, programda üç saat boyunca masum bir camiayı karalamaya çalışan Haşmet ve Gülseven G. Yaşer'in suratlarına çarpılıverdi.
Öncelikle ortalıkta gezinen kitabın yazarı olmadıklarını belirten İsmail Özdemir, "Benim, (G.G. Yaşer'i kastederek) kendileriyle dostluğumuzdan istifade ederek, bu evlerde kaldığım zamanlardaki geçmiş yaşantıma ait sırlarım bir iskelet haline getirilmiş, içine "Atatürkçülük, Laiklik" ve bir sürü bana ait olmayan şey doldurulmuş. Bu kitaptaki fikirler kitabın yazarına aittir ve bu kitabın yazarı da biz değiliz…" dedi.
Kitabın tanıtımının yapıldığı basın toplantısının bir kurgu ve tezgah olduğunu kaydeden İsmail Özdemir, "Toplantıdan önce bize ait olmayan bu kitap önümüze konuldu ve "ok yaydan çıktı" denildi. Kitabın kurgusundaki mantık hatalarının üzerine iki gün boyunca fikir jimnastiği yaptırıldık. Basın toplantısında sorular yazılı olarak verildi ve biz bu sorulara zaten hazırdık…"
***
İsmail Özdemir, konuşmasının satır aralarında, bu kitaptaki bilgileri almak için kendilerine vaat edilen "Amerika eğitim fırsatı, burslar, Amerika'da bir tanıdık kızla evlendirilme" gibi yağlı-ballı imkanları da anlattı.
Hulki Cevizoğlu'nun tamamen mantık oyunlarına dayalı sorularına, gayet mantıklı ve ikna edici cevaplar veren İsmail Özdemir, kısacası ortalıkta "iğrenç bir oyun döndüğünü", bu oyuna ve tezgaha daha fazla alet olmamak, figüran olarak kullanılmamak için "vicdan azabı" duyarak bu açıklamaları yaptığını kaydetti. Özdemir'in açıklamaları sırasında, programın başından bu telefon bağlantısına kadar, "kahraman çilingir" edalarında bir şeyler kurcalamaya çalışan iki kafadarın hali görülmeye değerdi. Her ikisi de iki elleriyle kafalarını tutmuş, ellerinden oyuncakları alınmış çocuklar gibi eski bakkal dükkanlarındaki "veresiye satan" levhalarındaki adamlar kadar düşünceliydi…
Netice-i kale,
Sonuç 1: Oyunlar ve tezgahlar muhakkak bozulacaktır…
Sonuç 2: "Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır…"
- tarihinde hazırlandı.