Sahabelerin Ağlaması
O yaş döküyordu da, o seçkinlerden seçkin arkadaşları sessiz mi duruyordu; hayır! Onlar da ağlıyor ve bazen ağlamalarını âdeta bir âh u vâh korosuna çeviriyorlardı. "Siz, bu sözü mü (Kur'ân) tuhaf buluyorsunuz; (bulup da ağlayacağınıza) gülüyorsunuz." [17] mealindeki âyetleri onlara hatırlatınca, hepsi birden hıçkıra hıçkıra ağlamaya durdu. Bu manzara karşısında O da bu âh u efgâna iştirak edip gözyaşları dökmeye başladı. Bu defa da O'nun ağlamalarıyla rikkate gelen ashab bütünüyle kendilerini ağlamaya saldılar. [18] Zaten onlar her zaman ağlayıp inlemişlerdi; evet bazen iman ve mârifet neşvesiyle, bazen aşk u iştiyak şivesiyle, bazen işlerine hata bulaşmış olabileceği endişesiyle, bazen öteler ve akıbet korkusuyla, bazen de ufuklarının kararmasıyla; ağlar ve sürekli niyaz buğulu feryatlarla rahmet arşına yönelirlerdi.
[17] Necm sûresi, 53/59-60
[18] Beyhakî, Şuabü’l-İman 1/489
- tarihinde hazırlandı.